Es brennt filmi: Almanya’da göçmen aileye saldırı ve yargı süreci

Erol Afşin’in ilk uzun metrajlı filmi Es brennt, Münih Film Festivali’nde dünya prömiyerini yaptı ve Almanya’daki ırkçılığı konu ediniyor.

Yayın Tarihi:

Yayın Saati:

Erol Afşin’in ilk uzun metrajlı filmi Es brennt, Almanya’da yaşayan Arap asıllı bir aileye yönelik ırkçı bir saldırı ve sonrasında gelişen mahkeme sürecini anlatıyor. Geçtiğimiz yıl Münih Film Festivali’nde dünya prömiyerini yapan yapım, Almanca diyaloglara ek olarak bazı sahnelerinde Arapça’ya da yer veriyor. Drama türündeki film, gerçek bir olaydan esinlenerek kurgulandı; yönetmen Erol Afşin anlatısını Almanya’daki ayrımcılık gerçeği üzerine inşa ediyor.

Es brennt

Es brennt filminin konusu nedir?

Es brennt, Almanya’da yaşayan üç kişilik bir Arap ailesinin yaşadıklarını merkezine alıyor. Emel adındaki kadın, eşi Ömer ve küçük oğulları Ahmet ile birlikte mutlu bir hayat sürerken bir gün çocuk parkında Franz adındaki bir adamla karşılaşır. Franz, Emel’in başörtüsü taktığı için ona hakarette bulunur ve olay kısa süre içinde kavgaya dönüşür. Yaşanan saldırı ailenin huzurlu gününü bozmakla kalmayıp mahkemeye taşınır. Duruşmalar ilerledikçe Franz’ın savunmaları ve ortaya çıkan gelişmeler, ailenin hayatını kökten değiştirecek bir dönüm noktası olur. Film boyunca, 2009’da Almanya’da yaşanan gerçek bir olaydan esinlenen Afşin, topluma sinmiş ırkçılığın vahşetini gözler önüne seriyor.

Es brennt filminin oyuncuları kimlerdir?

Filmde başrolleri Halima İlter, Kida Khodr Ramadan ve Emir Kadir Taşkın paylaşıyor. Halima İlter, yapımda Emel karakterini canlandırırken; Kida Ramadan ailenin baba rolündeki Ömer’i canlandırıyor. Emir Taşkın ise ailenin oğlu Ahmet’e hayat veriyor. Irkçı saldırgan Franz karakterini Nicolas Garin oynuyor; saldırıya uğrayan kadının karısı ya da mahkeme sürecindeki diğer önemli roller Brigitte Zeh ve Patrick Joswig gibi oyuncular tarafından üstleniliyor.

Erol Afşin

Yönetmen Erol Afşin bu filmle ne anlatmak istiyor?

Es brennt filminde Afşin, Almanya’daki ayrımcılık ve şiddet döngüsünü işaret ediyor. Yönetmen kendisi filmi, “şiddetin ve ayrımcılığın trajik ve döngüsel doğası üzerine bir yansıma” olarak tanımlıyor. Erol Afşin, Maxim Gorki Tiyatrosu’nun oyuncularından biri olarak da biliniyor. Bu yapımda, Almanya’da yaşamış bir göçmen ailesinin üzerinden gündelik ırkçılığa güçlü bir şekilde vurgu yapıyor. Afşin, filminde başörtüsü takan bir kadına yönelik saldırı gibi sıradan görünen bir olayı merkeze alarak, topluma yerleşmiş önyargıların ve adalet sisteminin göçmenlerin hayatındaki etkisini seyirciye göstermek istiyor. Yapım, Amıck-küçülder bir aile öyküsü kurgulasa da mesajıyla Almanya’daki önyargı ve yabancı düşmanlığına dikkat çekiyor.

Film Almanya’daki göçmenler hakkında ne söylüyor?

Es brennt, Almanya’da yuvalanmış bir göçmen ailesinin başına gelen trajediyi göstererek genel olarak göçmenlerin karşılaştığı toplumsal önyargıları vurguluyor. Herhangi bir dışavuruma gerek kalmadan günlük hayatta karşılaşılan ırkçılığı ortaya koyan film, toplumdaki önyargıların göçmenlerin güvende hissetmesini ne denli zorlaştırdığını gösteriyor. Göçmen karakterlerin sosyal ve yasal süreçte yaşadıkları zorluklar öykü aracılığıyla tartışılıyor. Film, Almanya’da bu aile gibi birçok insanın yaşadığı benzer süreçlere ışık tutuyor ve seyirciye göçmenlere yönelik şiddetin bireysel bir olay olmadığını, toplumsal bir sorun olduğunu hatırlatıyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Benzer haberler

spot_img

Son haberler

spot_img